Mızmız soruyor: Hani istatistik yalandı?

Bir konu hakkında düşünür ve onu hayatına katmak için gerçekten niyet edersen aslında evren sana gerekli sinyal ve materyalleri gönderiyor diyordu son zamanlarda okuduğum kitaplar… Cidden öyle oluyor…
Kahve’nin 100 gün projesiyle kalbim çarpmaya başladığından beri listeme koyduğum şeyleri neden yapamadığımı düşünmeye başlamıştım. İçimden bir ses yeterince üstüne düşmedin diyordu. Özellikle sporla ilgili olarak bana bağırıyordu hatta. Kocam benimle bu konuda çok dalga geçer. Ne zaman spora niyet edip yapacak olsam, “ayyhh yoruldum! Uff acıdı” deyip 15 dakikada bırakıverir(d)im. Sonra da benim hamlığım hiç geçmedi, vay bu kaslar hiç açılmadı, ben niye zorlanıyorum… (Acaba?!)
Bir de sürekli bir şeyi yapmakta ustalaşmak, iyi olmak için ne gerekir diye düşünür oldum. Dil öğrenmeye yatkın olduğumu düşünürüm mesela, ama 2. yabancı dil için ciddi planlamalar yapmaya başladığım şu günlerde bu yatkınlığın ne kadar işime yarayacağına pek güvenemiyorum nedense.
Son olarak bir şey daha söyleyeyim konuyu bağlayacağım. Geçen hafta çocuklu arkadaşlarla okul, okul başarısı, hayatta ve işte mutluluğu yakalama yüzdesi gibi şeyleri konuşurken kafalar epey bulandı. Herkes aileyi aşırı önemli buluyor, ailenin çocuk gelişimi üstündeki etkilerini ispatlayan bilimsel araştırmalar da var, fakat bu bulgunun bana yeterli gelmeyen bir kısmı var.
Derken, bu ara kafayı taktığım bir istatistik yöntemle ilgili makaleleri okurken şu önemli sonuçları buldum;

Çalışmada yapısal eşitlik modellemesi kullanılarak öğrencilerin fen ve matematik başarılarını en çok yordayan değişkenin ne olduğu tespit edilmeye çalışılmış. Bunun için ülke olarak feci çaktığımız ve ha bire öğrencilerimizin son sıralarda çıktığı PISA sınavı var ya, onun anketleri kullanılmış. 15 yaş grubu öğrencilerin aile özellikleri, bilgisayar ve donanımı, eğitim materyali ve öğrenmeye ayrılan zaman değişkenleri (bu değişkenlerin barındırdığı alt değişkenler var) ile bilişsel test kısmının sonuçları arasında bir ilişki kurmak için model kurulup çalıştırılmış. Sonuç mu? Sonuçta her iki ders için de en önemli değişken “öğrenmeye ayrılan zaman” olarak bulunmuş! Ailenin eğitim ve sosyal durumu, evde bilgisayar internet vb. şeylerin kullanımı, eğitim materyali –ki bunun içinde şiir kitapları, sanat eserleri vb. şeyler de var- değil de, o dersi öğrenmek için ne kadar süre çalıştığının en etkili unsur olması hem beklenen hem de şok eden bir sonuç değil mi?
Sınavlara hazırlandığımız dönemlerde annemlerin durmadan “ne yapacaksanız kendiniz yapacaksınız kızım, çalışırsan olur, gerisi boş” deyip durmalarının varmış bir hikmeti iyi mi!
Bu çalışmada 1 numaralı faktör olarak ortaya çıkan “öğrenmeye ayrılan zaman” gizil değişkenine ait bileşenlerin en önemlisi ise “okuldaki fen/matemetik dersine çalışmak ve ödevlerini yapmak için ayırdığı süre” olarak bulunmuş. Bildiğin, adam akıllı öğrencilik yapmak yani! Bu dersler için alınan “özel dersler”in süresi ve derslerin okuldaki haftalık saati ise daha geride kalmış.
Bu sonuçları okumak bana düzenli bir şekilde zaman ayırmadığın hiçbir işten sonuç almayı beklememek gerektiği aydınlanmasının yanı sıra, gerçekten de eğitimle ilgili öğrencinin kendi çabasının önemini bir kez daha hatırlattı.
Çalışmada değinilen başka konular da var ama makaleyi buraya yazmış gibi olmamak için çok uzatmıyorum. Ailenin eğitim düzeyinin de yine belirleyici unsurlar (matematik için ilişkili bulunmuş) içerisinde olduğunu ve ilginç bir şekilde evdeki edebi eser sayısının da evdeki eğitim materyalleri içerisinde önemli bir faktör olarak bulunduğunu (fen bilimleri için) yazmadan edemeyeceğim…
Gel de istatistiğe inanma…

Share:

4 yorum:

  1. Bu tarz bir konuya değinen ve daha çok yeni izlediğim Birthmarked isimli filmi önermeden geçemeyeceğim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Heeemmmm-men buluyorum bu akşam :) tesekkurler <3

      Sil
  2. hop döndük mü şimdi yeniden depolarda birikenlere mesai harcama gerekliliğine (ve dolayısıyla zaman yönetimine)

    mızmız hani derler ya bir işte ustalaşmak için 10 bin saat lazımmış... o zaman usta sayılabilirmişsin. burada geçirilen süreyi esas alıyordum ben ama meğer 'etkin 10 bin saat' olduğunu yeni öğrendim. zaman ayırmak da yetmiyor 'kaliteli zaman' olacak illa.. :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay galiba öyle! Tipik sporcu ornegi iste. Profesyonel hale gelene kadar kan ter ve azimle sadece o ise ugras, gelsin başarılar.
      Bunu da bugün sporu 20. Dakikada birakan ben söylüyorum hahahahah :) olsun olsun planarim var 20 25 derken 100 gunde sporsuz olmaz kivamina gelicem insallah

      Sil