Kahve: Geri Sayım, 70 Gün.


Giderek 'bilmem kaçıncı gün' diyerek isimlendirmeyi bırakıp, geri sayıma geçtim. Toplam 70 gün, yani 10 hafta kaldı. Projenin 3'te 1'i bitti demek bu. Ben son gün olarak 31 Aralık değil, 30 Aralık'ı belirledim. Yılın son günü, yani Pazartesi günü, bitmiş olsun. Yeni seneye -umarım- tertemiz, hafiflemiş girmek için.

Bu hafta sonu kendimi yine kaybolmuş buldum. Baya projeden sapmış, yine kendime üçkağıtçı nedenler buluyor, bir şeyleri erteliyordum. Buna kaçmak denir aslında. Halbuki ne demiştim? Bu kez ittirecektim kendimi. Sonunda ne oluyor görmek için. Hayatımın 100 günü (sadece 100 günü) kendimi köşeye sıkıştırmaya değerdi. Fakat henüz üçte biri bile bitmemişken, yine yan çizmeye, odağım çoktan kaymaya başlamıştı bile. Bir yerde sorguluyorum tabi, en gereklisi de bu. Neden yan çizmek? Ne oluyor da oluyor? Buna yakından bakıyorum. Bulabildiğim bazı dürüst nedenler şunlar:

1- Uykusuz kaldıysam, ertesi gün enerjim düşük oluyor, erteliyorum.
2- O gün önemli bir etkinlik varsa, coşkusuna kapılıp erteliyorum.
3- Moralim dağılmışsa, kendi merkezime odaklanamamışsam, erteliyorum.

Bu üçü kesin.

Neyse çok dağılmadan bu sabah yeniden topladım kendimi. Günün ve haftanın haz aralıklarını yoklamadan hiç.. dur, dedim kendime. Bırak hazları şimdi. Uzun vadede bak, makro bak. Spor gün boyu sürmeyecek, bir başlangıç ve bitiş zamanı var. Diğer tüm işlerim de öyle. Sonuna kadar gitsen ne olur? Şimdi vazgeçsen ne olur? Bugün yapmazsan ne zaman yapacaksın? Daha önce çok yaptın. Bıraktın. Mutsuz oldun.

İkna ettim kendimi. Açıkçası motivasyonu düşüren en önemli etken, darmadağınık geçen hafta sonu - yorgunluk ve evin çer çöp içinde olmasıydı. Şimdi bunlara takılırsam, zamandan herhangi bir kazancım olamayacak. Kalk, dedim. O ilk 'kalk' anı vardır ya...

Kalktım, uzun bir yürüyüş yaptım. Yürüyüşte, İngilizce videolar dinledim, eve gelir gelmez notlarımı aldım. Arkasından evi genel toparladım. Elektrik süpürgesi bozuk. Temizlik kaldı ama (yerleri alma Volkan'ın işiydi) yine de ferahlattım evi, kısa sürede. Çamaşırları çıkarken atmıştım, bitmişler- yine video dinlerken astım. Sonra bugün yenecek çiğ sebzeleri sirkeli suya koydum. Kendime kabak omlet + çiğ biber tabağı hazırladım. Günlük / haftalık bullet journal'ımı yaptım. İşle ilgili içeriklerimi hazırladım, planlarımı yaptım. Şimdi de akşam için tencere yemeği yapıcam, bu sırada biraz Radyo ODTÜ dinlerim. Bugünün koşturması bunlarla bitmiyor, enerji için yeşil çay + elma + fıstık kombini yapmak istiyorum.

Kayda alıyorum bazı şeyleri. En sonunda bir hatırlatma filmi yapmak için.

Yola çıkarken istemek kolay. Yolda oluyor ne olursa. Yolun yokuşunu çıkıyorum, farkındayım.




Share:

4 yorum:

  1. Oturup kendini dinleme, bedenini dinleme, neden-sonuç arama, hala yapmayı beceremediğim şeyler. İlham alarak ve yokuşta destek vermek isteyerek takipteyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. insan başka çaresi kalmayınca yapıyor demek ki :D desteğine teşekkür ederim, çaresiz kalınca buluşalım buralarda eheh :D

      Sil
  2. "1- Uykusuz kaldıysam, ertesi gün enerjim düşük oluyor, erteliyorum.
    2- O gün önemli bir etkinlik varsa, coşkusuna kapılıp erteliyorum.
    3- Moralim dağılmışsa, kendi merkezime odaklanamamışsam, erteliyorum."

    yazıdan alıntı yapmak suç olmuyor değil mi ?

    ben bu yukarıdakiler ve biraz daha ailesel ve kişisel olan sebeplerden dolayı şu geçtiğimiz bir ay neredeyse hedefler anlamında hiç bir şey yap(a)madım. mazeret mi şimdi bunlar denirse olabilecekler de var olamayacaklar da. işte bu yüzden herkes üç beş ilerleme yazısı yazarken ben yine sondan geliyorum :(
    ama o hedefleri illa ki er yada geç yapacağım ve belki son gün büyük bir final yazısı yazarım :P(duy da inanma ;) )

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tam da konusu işte.
      mazeretlerimizi incelemek. neden olmuyor, ne oluyor da olmuyor?

      kesin var bir yolu, bakarsak görücez- sorarsak, anlıcaz.

      bence.

      :D

      Sil