Öğrenen Anne %80

Hafta iyi ama haftasonu zehir gibi geçti, boşverin, bloğumda anlatırım bugün yarın. Önemli olan; %80'e ulaşmamız oldu aslında. Bu haftaki tek hedefim Almanca'yı rayına oturtmak. Geçen haftasonu aldığım kararla, Almanca'ya gün içinde ayırdığım 2 saati, gece çocukları yatırdıktan sonraki 1 saate azaltarak çekmeye karar verdim. Bu sayede kocamın "eleştirel, mavi, kuralcı Alman gözleri" de üstümde olacağı için, sanırım Almanca çalışmak zorunda kalacağım. Artık bu da işe yaramazsa Almanca'dan topyekün vazgeçmeyi ve onun yerine İspanyolca öğrenerek herkesi delirtmeyi düşünyorum. İspanyolca benim karakterime (ve saçlarıma) daha uygun bir dil çünkü :P

Bu haftaya dair başka bir hedefim yok, yeterince dolu geçecek gibi, bakınız, dün gece plan yaptım yine kendime (oruç tutma davranışı gibi, ben de bilişsel düzeyimi şaşırtıyorum radikal bir "plan programın dibine vurma" atağı ile).
İtiraf edeyim son seferki planlı yaşam atağından tuhaf bir haz aldım :D Galiba ben buyum yahu, plansız ve ajandasız yapamayan bi tip.. Çocukluğumdan beri seviyorum, belki de içimde bir yatılı askeri okul fantazisi yatıyor, bilinmez..

Haftasonumu "overthinking" (gereğinden fazla düşünme, kafaya takma) ile zehir etmemin şerefine bu haftayı ayrıca sürpriz bir ek ödeve ayırıyorum: "The art of not giving a shit" (zikime takmamayı öğrenme sanatı) çalışılacak.. Yani; gerçekten önemsiz nedenlerle sinirlendiğim ve bunu ileri bir boyuta taşıyarak etrafımı da sinir ettiğim bir haftasonundan sonra.. bu sabah itibarıyle daha zen, kabul edici ve bağışlayıcı bir hafta hedefliyorum. Bu konuda bir günlük tutacağım; bakalım günün hangi vakti neye delirmenin eşiğine gelmiş ve kendimi rahatlatmayı ve "zikime takmamayı" başarabildiysem de, nasıl başarmışım. Görüciyz.

Zorlu geçecek bu hafta.. Ödülü ne olsun? Düşünelim bakalım.. (Not. Büyüyememiş her çocuk-yetişkin gibi ben de tabii ödülsüz ve cezasız yaşayamıyorum demek ki..)
Share:

14 yorum:

  1. Senenin sonunun gelmesi kötü. sizleri okumak çok keyifli :) birilerinin size benzer olması, her birinizin yaşadığı süreçler. Bana "yalnız değilim" dedirtti.
    Yazmak, listelemek söz verme, sözü tutma mecburiyeti doğurduğu için faydalıdır. bende çok kullanırım.
    Harika bir hafta dilerim. olanları kişisel blogdan okuyacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet söz şereftir benim için, haklısın listeleri de sırf bu nedenle yapıyor olabilirim.. Kesinlikle yalnız değilsin :D

      Sil
  2. konuyla alakasız olacak ceren hanımcım ama bize bigün kullandıgınız ajanda modellerını,kullanma şeklinizi falan paylaşsanız:)olmaz mı?pek seviniriz,çok seviniiriz:)sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kübra hanımcığım :) Açıkcası ben bullet journal'ciyim, milyon tane yazı bulabilirsiniz o konuda ama benim ajandalar pek süslü değil, bildiğiniz kırtasiye ajandası. Ajandanın dışında bir de böyle kağıt yapraklarına çiziktirdiklerim var. Hafta bitince direkt kağıtçöpünü boyluyorlar. Bunlar genelde kızımın iki çizik çizip attığı kağıtların arka yüzü oluyor :D Yani özensizim, evde de ofisi çok istiyorum ama anca mutfağın bi köşesine yığıyorum herşeyimi ama ofis 2019 planlarım dahilinde inşallaaaah.

      Sil
  3. aa Ceren 'zik' demiiiiş. Ehehe, Ceren gerçekten bu senin blog tarihinde ilk zik deyişin, ben de bunu kutluycam <3

    Benden de bir itiraf, sanırım ben de haz alıyorum ajandalı hayattan. Verim de yükseliyor. Galiba 2019 için hedeflediğim plansız hayat hayali biraz daha bekleyecek. Hatta bugün kendime ajanda almak istiyoruuuum!

    Mavi Alman kuralcı gözler kısmında koppss!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dedim valla ne kadar sinirlendiğimi anla yani..
      2019 ajandamı ben de seçmedim daha :D Bak gaza geldim bu akşam işim de yok..
      Evet, onlar heryerdeler ayyyy, yumuşak ve esnek kahverengi göz arıyorum...

      Sil
    2. Kendim söylemiş gibi rahatladım. :D Salak dediğinde gözlerini pörtleten ebeveynlerle büyümenin getirdiği mini hazlar. İçimden söylenip, içimden ayıplıyorum hala kendimi.

      Neyse 2019'da ben de söylerim belki. Liste başı mı yapsam? Ahsdhds…


      Bayağı muhteşem gidiyorsunuz, okuyorum bütün yazılarınızı. Ben nasipse 2019 listemi senin dört kollu teraziyle oluşturacağım. Teşekkürler, öpücükler, pehlivanın poposundan ısırsana minicik, acıtmadan! :)

      Sil
    3. Ahahaha ısırayım ama öcünü kötü alıyor, acıtarak ve kocaman ısırarak biliyorsun, adam vahşi.. 4 kollu terazi mühim :D

      Sil
  4. mark manson- ustalik gerektiren kafayi takmama sanati.. okumadiysan tavsiye ederim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla alayım diyorum ama çok karışık yorumlar okudum, değer mi hakikaten vaktime, vr mı bilmediğimiz bişi?

      Sil
    2. herşeyi biliyormuşuz gibi oldu, demek istediğim, basmakalıp kişisel gelişim kitapları dışında bişeyler veriyor mu yani..

      Sil
    3. eminim bilissel duzeyde biliyoruzdur herseyi..zaten sorun pratiginde:)) kisaca ozetleleyim o zaman kitabi; bu kadar takmaya deger mi?:))

      Sil
    4. selam, kitabı ben de aldım ama türkçe çevirisini okumaktan çok, adamın kendi blogundaki içeriklerde audio seçeneği var, o şekilde daha hoşuma gitti. bir fikir edinmek için deneyebilirsiniz? kitap içeriği zaten blog yazılarından oluşuyor zaten..

      kitap genel olarak çok değişik, ilk defa duyduğumuz şeyler / yöntemler söylemiyor, ama eğlenceli bir dili olduğu için benim hoşuma gitti :)

      Sil
    5. a iyi zaten podcast türü bişeyler arıyorum ne zamandır..

      Sil