Kahve: Geri Sayım, 5 Gün.


Bu hafta spor yapamadım, davul çalışamadım ve dükkanı genişletmek babında eylemlerime ara verdim çünkü yılın son haftası!

Geçenlerde buralara yazdım. Ama sonra bir teknik sıkıntı sebebiyle yazdıklarım gitti.

Biraz ileri sararak yeniden anlatayım. Bizim yılın son haftası hayatımız genelde yoğun. Çünkü veledin doğum günü (okul zorunlu partisi), yılbaşı ön kutlamaları, yılbaşı gecesi için hediye alışverişleri, yılbaşı batıl inancına göre dört dörtlük temizlenmesi gereken ev, dirlikler düzenler ve ajandalarda organize edilen yeni sene faaliyet planı.

Vıyh! Fakat son günlerin en şeker olayı neydi? Pazar günü gerçekleşen çocuk buluşmasına (18 çocuk) hep yapmak isteyip beceremediğim bisküvi kurabiyelerden yapıp götürebilmek oldu. Bu kez ayarı tutturdum ve gerçekten tam çizgi filmlerdeki formda oldu. Kalpli yapmıştım ve inanın gelen onca atıştırmalık içerisinde en çok benimkilerden istedi minikler. Çocukların kalpli kurabiyeye özel ilgisi var. Şimdi sırada veledin doğum günü için yine 18 çocuğa hazırlanıp kuşanmak  var, haydi heyırlısı!

Depoları eritme fikri gerçekten harikaymış blog. Bana şu hissi geçirdi: Bir şeylere karar verip, uygulayabiliyorum! Ben bir sistem kurabiliyorum! Bir şeyleri gerçekleştirebiliyorum! Hani şey gibi... İlk kez kek yapmayı öğrenirsiniz (bu aralar örnekler hep bu tip, malum yaklaşan parti stresi) ve başarabildiğinizi görünce, 'aa ben bunun çikolatalısını da yaparım, hatta dur limonlusunu bile kıvırırım be!' şeklinde coşkulanırsınız ya, onun gibi. Depoya koy, sistem kur ve işlet! Olsun sana yeni zihin yeni gündem.

Benim de öyle oldu. Bir liste yaptım ve peşine takılıp bugüne geldim. Hayatımda devrim değişikliği olmadı ama içsel duygu durumumda renklerim parlamadı mı? Parladı anasını satayım. Oturup kara kara düşündüklerim, hiçbir şey değilmiş mesela, onu anladım.

Bu depo projesini şöyle düşününce çok heyecanlı geliyor. Kendine 100 gün verdin ve epeydir üzerine ağırlık bırakan işleri yapmaya kolları sıvadın. Şimdi daha uzun sürede, için rahat rahat yeni görevlerine odaklanabilirsin. Hem de üzerinde ağırlık hissetmeden!

Birkaç gün sonra yeni seneye giriyoruz. Önceki yazımda yeni yıl hedeflerimi yazmıştım. Şimdi de kendime şunu not düşüyorum:

Bunları yaparken yetişmek için yapma. Kendine deadline koyma. Kana kana yap, seve seve yap, bir yere varmak için yapma- orda olmayı sevdiğin için yap. Bu sene çok çalışmam gerekecek. Bunu çok severek yapacağım! Başka da bir amacım yok.

kaç gün kaldı, du bakayım.. mmm.. 


Share:

6 yorum:

  1. iNŞALLAH iSTEKLERİN OLUR.

    YanıtlaSil
  2. Kek özetin çok yerinde olmuş, gerçekten de her insanın kendine ait bir üst seviye var onu yaşayıp görünce gerisi vız geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet birden farkedince, vay be oluyor sanki diyince, başka şeylere göz dikiyor insan.

      Sil
  3. çok imreniyorum sizlere çoook :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hülya, ben yılların imreneniyim. gerçekten herkesin bir zamanı var. yeterince döt olduysa insan, artık kalkıp yapmaya başlıyor. merak etme, yapamadım diyorsan, sıra sana da gelecek :D

      Sil