Öğrenen Anne: Merhaba!

Merhaba ahali, ben Öğrenen Anne! Bu da bloğa ilk yazım.. 100 günün ilk günü yani %1!

Almanya'da çok sevdiğim bir aktivite var: "Mahalle Bit Pazarları". Genellikle Nisan-Ekim arası her mahalle için önceden belirlenen bir Cumartesi sabahı saat 10 akşam 16 arası zaman ayrılıyor ve o mahallede katılmak isteyen herkes evinin ya da garajının önüne bir bölüm açıyor, stand kuruyor ve elinden çıkarmak istediklerini satıyor. İkinci el ürünler ve sahibinden olduğu için hem temiz, az kullanılmış, hem de çok ucuz oluyor. Çocuk oyuncakları, bisikletler, ev eşyaları ya da giyecekler.. Bir de tabii isteyenler kek yapıp dilim dilim satıyor ya da serin günlerde kahve, sıcak günlerde limonata resmen kapışılıyor..

Kahve bu bloğu açtığında, aklıma bu bit pazarları geldi :) Ben de "eskiyenlerimi" vermek, ruhuma "yeniler" için yer açmak istiyorum! 22 Eylül Cumartesi benim de kişisel "bit pazarı"m açılıyor, Kahve'nin hesaplamasına göre 100.gün olan 1 Ocak 2018'e dek yenileniyorum!

Peki hangi ürünler çıkıyor bit pazarına:

4 ana ürünüm var; fiziksel, bilişsel, sosyal ve psikolojik ürünler (benim 4 kollu teraziyi biliyorsunuz zaten, aynen buna odaklanıyorum yine).

İlk Kol (fiziksel): Elimde çok fazla "sağlık sorunu" birikti. Bunlardan kurtulmak istiyorum ama kimseye satmak / vermek anlamında değil, direkt çöpe gitsin bunlar. Amaaa yerine almak istediklerim şunlar:

1. Düzenli olarak spor yapmak istiyorum. Bu sene nedense bu düzenimi kaybettim, devamlı soğukalgınlığı ve çocukların kreşten getirdiği her tür hastalığa ailecek yakalanmak dışında, resmen esnekliğimi kaybettim, kendimi "kütük" gibi hissediyorum. Bunun için yoga, yüzme ve kalbimi "çarptıracak" bişey arayışı içindeyim.
2. Sağlıklı beslendiğimi düşünüyorum ve şekeri tamamen bırakmak gibi hedeflerim yok ama bu kış her kış aldığım o 3 kiloyu almamak, baharda da vermek için strese girmemek istiyorum. O nedenle; çikolata ve şekerlemeyi kesiyorum.
3. Kendime biraz bakmak istiyorum yahu, 40'ıma dayandım, biraz nemlendiricidir, masajdır hakettim bence, kullanayım bu haklarımı da. Beleş masaj kuponlarım var, her ay birini kullanacağım!

İkinci Kol (bilişsel): Bilişsel anlamda sahip olduklarımı (mesleki bilgi ve deneyimimi) kullanmaya bir süredir ara vermiştim, bu arayı isteyene satmak istiyorum. Ben ise bu arayı şunlarla kapatmak istiyorum:

1. Almanca'mı "benim annemin almancası kötü" düzeyinden "C1" düzeyine getirme hedefim var ama 1 Ocak'a dek realist olmaz, anca yaza gelirim o seviyeye. Ama 1 Ocak'a dek B2 olmak istiyorum! Bunun için Almanca'ya her gün tam 1 saat ayırmaya karar veriyorum!
2. Kitabımı yazmaya başladım. Her gün kitabıma da 1 saat ayırmak istiyorum.
3. Sufizm okumalarıma devam etmek istiyorum.

Üçüncü Kol (sosyal): Çocuklarla geçen son 5 senede elimde gereğinden fazla "asosyallik" birikti hissi içindeyim. Bu hissi isteyene "iç huzuru" diye kakalayabilirim ama ben biraz "hareketlik" de istiyorum. Bu nedenle bit pazarlarından özellikle aradığım şey şu:

1. Her ay yeni biriyle tanışmak ve o kişiyle ilişkimi sürdürmek istiyorum. Tabii ki bir "dost" beklentim yok (olursa ne ala) ama yeni birileri girsin hayatıma istiyorum. Bunun için genellikle reddettiğim "x yapalım mı, x'e gerlir misin, x'i görmediysen beraber bilet alabiliriz" gibi tekliflerin HEPSİNE evet demeyi düşünüyorum (umarım sonum Jim Carrey'in "yes man"ine dönmez..
2. Bir yardım projesi ya da gönüllü yapabileceğim bir uğraş bulmak istiyorum! Herşey para değil ama herşey deneyim..

Dördüncü Kol (psikolojik): Son zamanlarda ruhumun yaşlandığını, özellikle sosyal adaletsizlikleri falan çok kafama taktığımı hissediyorum. Bunları genç nesillere vermek istiyorum (çünkü kendilerinde hiç yok gibi bir saplantı içindeyim her yaşlı insan gibi). Yerine almak istediklerim:

1. Kendimi anlamaya çalışacağım. Kendime eleştirel değil, dost bir terapist gibi yaklaşacağım. Bunun için de günde 15 dakikamı sadece oturup dışarıyı izleyerek ve kahvemi yavaş yavaş içerek (çocukları sonunda kreşe tıktığım için ilk defa böyle bir lüksüm olacak Pazartesi'den itibaren) "hayatımın anlamı ve ben gerçekte ne olmak istiyorum?" diye düşüneceğim. Her gün!
2. Endişelerimin altında yatan nedenleri anlamaya, üzerinde çalışmaya çalışacağım.

İşte böyleeee. Biraz karışık kuruşuk oldu ama kısaca koyu renkle yazdığım cümleler önemli, gerisini sallayabilirsiniz (itiraf edin, hepimiz atlayarak okuyoruz herşeyi, ne saçma alışkanlık!)

Haftada 1 yazmak istiyorum bendeki gelişmeleri, değişmeleri, uygun mudur? Haydi o zaman haftaya CTS görüşmek üzere!
Share:

8 yorum:

  1. Görseline bittim! Yazın da çok derli toplu olmuş. Aslında blogun formatında gönderen kişinin kim olduğu tarihin yanında yer alsa daha rahat olur. Yazının başında biliriz kimin yazısı olduğunu.

    YanıtlaSil
  2. takip edilecek bir blog daha;D..baska isim yoktu zaten tatlim;D;D saol;D;D;D basarilar tatlim..hak eden kazansin hayatim;D;D;D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence sen de yazmalısın! "tam ters noktadan bakarak" da bir bakış sonuçta..

      Sil
    2. ehh maddem o kaddar israr ediyorsunuz;D;D;D istemem, yan cebime tatlim;D;D
      yalniz o 'ters noktadan bakarak da bir bakis sonucta'ifadesi; olsun,bi dahakine erkek olur ins. ' gibi bi sey mi bu?;D;D;D

      Sil
    3. seyy, kahve hanim beni de araniza alir misiniz tatlim?;D arkam saglam ona gore hayatim;D;D;D

      Sil
  3. Nasıl yapalım, dur bir kurcalamam lazım.

    Dün okumayı denedim ama beceremedim. Zar zor yazılarımı girip sızdım. Ben atlayarak asla okumuyorum Cereeeen <3 Her cümleni sömürdüm.

    Çok güzel bir fikir bulmuşsun, bit pazarı ifadesine bayıldım.. Annemin Almancası kötü :D Bunları satıp 2019'da artık yeni gündemlerde buluşmak dileğimle (hadi işalağ)

    YanıtlaSil