Kahve: Depomla yüzleşme vakti! (Atılacaklar, satılacaklar)



Önce ajandama yazdım. Şimdi de burada anlatayım. Benim depomdaki ürünlerin akıbeti belli oldu diyebiliriz. Hangi ürünler iteklemeli gidiyor, hangileri kendiliğinden akabiliyor... Bazıları yaşamın içerisinde hep yer bulacak, kimisi de uzaktan sempatik gelen bana uzak alışkanlıklar olarak kalacak.

Depomdan Attıklarımla Başlayalım:

Çizmek, Karikatür Öğrenmek- Sanırım bu konuda çok itekleme yapıyorum. Evet projeme sadık kaldım ve bu konuda yol aldım aslına. Ben okumayı karikatür okuyarak söktüm nerdeyse. Annem de çok okurmuş, arşivi vardı. Sonra ben aldım o bayrağı elinden. Yıllarca karikatür sömürdüm tüm kaynaklardan ve hep çizer olmak istedim. Boş bir istekmiş. Çünkü tıpkı bir centilmen gibi kendime karikatür üretme ortamı / zamanı / ilhamı sundum. İsteseydim, bin kez olmuştu zaten. Bence benim karikatürle ilişkim şöyle; ben mizahı seviyorum. İlla aracın karikatür olmasına gerek yok. Ki bunu da kendime kanıtlamış olmam gerekirdi. Karikatür konusunda kendime verdiğim ödevler, mutsuzluk sebebi. Derhal depodan atıla ve bir daha zihnimi işgal etmeye! Gelme bir daha karikatürlük çılgın hayali. Uğraştırma beni. Olmuyor işte. Akmıyor bu iş bende.

Evdeki Kitapları Bitirmek- Öyle kitaplar almışım ki... Berbat çevirisi olanlar, klişe bilgi dolu olanlar, anlatımı sıkıcılar... Kendime ayıp olmayacaksa, what the fuck? Tamam yeni kitaplar almıyorum, evdekileri eritiyorum. Ancak eleyerek.. Her şeyi de okumak istemiyorum. Kısacası, hazırladığım o büyük liste bitemeyecek proje sonuna kadar. Kitap konusunda depomdan 'aldığım her şeyi okuyacağım' maddesini de dehliyorum bu sayede. Yerine şu prensip belirlenebilir, sırf almak için kitap alma- biraz incele, birkaç sayfasını oku hatta. Güle güle kitaplığımla olan savaşım, güle güle vicdan azabı. Belki sizleri başka insanlara ulaştırırım. Siz mutlu, ben mutlu. Ağırlık yapamayacaksınız bende artık. Yaşasın!

Erken Yatmak- Olmadı, olamadı. Olamadıkça da beni üzdü, büzdü. Peki o zaman ne yapmalı? Erken yatınca ve sabah da çok erken uyanınca, hayatımda olmasını hayal ettiğim verimliliğe ihtiyacım yok demek ki, ne bileyim? Gece geç yatmayı seviyorum. Geç derken ben 23:30-24:00 uyuyorum, sabah da 08:00-08:15 uyanıyorum. Ben bu saatleri 22:30 yatmak ve sabah da 06:00 uyanmak şeklinde değiştirmek istiyordum. Abicim bir türlü yapamadım ya?! Şöyle diyorum artık.. Kafamda erken yatmayla ilgili fanteziyi bırakıyorum, elveda diyorum. Eğer bir gün ritmime erken yatmak uyarsa (ki erken yatmak bana ölüm gibi geliyor, nefret ediyorum) o zaman gerçekleştiricem bu fanteziyi. Şu anda geç yatmak istiyorum ve sabah karanlığı geçmeden kalkmak işime gelmiyor. Yaşam tarzım da buna müsait... Kısacası, erken yatmıyorum diye kendimi güne yenik başlamış hissediyor olmamı noktalıyorum. Saah 08:00'de fena değil. Eğer 2 saat daha erken kalksaydım, eminim kişisel olarak çok nefis bir his kalacaktı bende, sabah kalkış ve bir şeylerle meşguliyet. Okumak, yazmak, yürümek, belki kahvaltı hazırlamak sadece.. Yapamadım ama! O yüzden lütfen depomdan çık. Bana ağırlık verme! Kendiliğinden olursa olur ama şimdilik ben seninle vedalaşıyorum erken kalkma fantezim.

----

Depomdan Satılanlar ise, önceden söylediğim gibi; beslenme, spor, İngilizce ile cilveleşmek. Bunlar artık benimle. Hayatımın içindeler.

----

Gelelim 5 yıldızlı 5 haftaya eklediklerime:

- İş fikirlerimle ilgili adımlar atmak
- Youtube projesi için ertelediğim mailleri atmak
- Evi kışa hazırlamak, düzenlemek- sadeleştirmek.
- Diş etiyle ilgili tedaviye başlamak
- Canımın istediği türde okumalar yapmak + 1 İngilizce kitap bitirmek
- Yeni seneye girmeden, dijital temizlik + düzenleme yapmak
- Bütünsel olarak güçlenme hissimle gelen olumlu bakış açılarımı geliştirmek <3
- Gelen bildirimleri + çene mesajlarını günün hafif zaman dilimine bırakmak

İşte benden bu kadar. Yenildiklerim, kazandıklarım ve umutlarım...


Share:

7 yorum:

  1. Ben de dünkü gazla birseyler yaptım yazacağım. Hakikaten olmuyorsa zorlamanın anlamı yok. Çok iyi gidiyorsun bence, her tecrübenin bir kazancı oldu bu süreçte.

    YanıtlaSil
  2. Kendine ait hissetmediğin hobi, alışkanlık her ne diyorsan adına, ondan vazgeçmen çok iyi olmuş bence. İnatlaşmaya gerek yok sanki.

    Her kitabı okuyup, keyif almak gerekmiyor. Belki de alacağını aldın o kitaplardan o yüzden bitmiyorlar, diye düşünüyorum. En zor iş kitap bağışı bence. verilecek yer bulmak anlamında söylüyorum.

    İlerde tekrar gündeme alırsan diye ; Sabah kalkışlarını 08:00 den 06:00 ya pat diye çekmeden önce 07:30 a alarmını kursan. minik adımlarla gitsen. Ben, mesela 05:54 de kalkıyorum (55 yerine yanlışla 4 de kalmış. özel anlamı yok) hedefim 05:30 - 07 :30 da evden çıkıyorum. kahvaltı yapıyorum. Sağlıklı beslenmek, güne temiz bir öğün ile başlamak amaçlı yapıyorum bunu. 06:30 daki alarmı önce 06:15 e sonra da 05:54 e çektim. gece yatış 23:00 - 23:15 gibi.

    5 yıldızlı 5 hafta için planlarında kolaylıkları dilerim. Kafa netleştirmiş. Ne güzel.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. DüzenliOda erken davranmış, ben de yazacaktım, biyolojik saatin 8-8.30'sa 2 saatlik bir öne çekim aşırı zorlar, deli misin.. Eğer 7.30'da kalkabilirsen ve bunu 6 ay düzenli yapabilirsen, sonra 1 saat daha çekebilirsin ki bence gerek yok. Ben 11'de yatıp 6'da kalkıyorum ama bunu teee ergenlikten beri yapıyorum, köpeğimi sabah gezdiriyorsum soğuk havada, biyolojik saat kendini o dönem 7'ye almıştı. Çocuklardan sonra da oğlan biliyorsun baykuş, onun sayesinde 6-6.30 arasına çekti kendini. Bana yetiyor ama mesela terapist olduğum dönemde yetmiyordu, beyin çalıştığı düzeyde istiyor dinlenmeyi, bunu yok sayma.
      Bir de Düzenli Oda'ya soru, yahu 2 saat ne yapıyorsun evden çıkmadan önce???? :D Çok merak ettim. Sadece kahvaltı ve kişisel hazırlıklar olamaz 2 saat sürer mi yahu? Ben yoga yapıp kendimi duşa atıp, hazırlanıp sonra çocukları, beslenme çantası dahil hazırlıyorum, 6.30-8.15 arası rahat rahat yetiyor.. sen?? (imza meraklı melahat)

      Sil
    2. hahaha ben biraz yavaşım :))) (herkes aynı şeyi soruyor bu arada). sabah erken zaman çok çok daha hızlı geçiyor. 07.30 da bu haliyle de rahatça çıkıyorum. ama eğer biraz yatakta oyalanırsam koşturmam gerekiyor. 07.00-07.30 arasını giyim+makyaj+saç şekillendirmek için harcıyorum. kalan zamanlarda kahvaltı hazırlıyorum, tuvalete gidiyorum ne biliyim ya geçiveriyor valla zaman.. Ben sadece güne telaş içinde başlamamak adına o 2 saati kendime koyuyorum.

      Sil
    3. Öğrenen anne; bu arada biraz önce %21 lik başlıklı 100 günlük projeni okudum. şükürlerine bayıldım :) hakikaten aslında koşarken şükretmeyi, duvara toslayınca başarılarımızı alkışlamayı unutuyoruz.

      Sil
  3. Valla ben de bu konuda kendimi çok eleştiririm aslında. Kitap okuma hızlım, kitap alma hızıma yetişmiyor çoğu zaman. Geçen gün bir yazıya denk geldim ve çok hoşuma gitti. Evimizde okunmamış kitapların olması o kadar da kötü bir şey değilmiş; hatta iyiymiş! 🙂 Yazıyı okumanızı tavsiye ederim: https://t24.com.tr/yazarlar/cemal-tuncdemir/satin-alip-da-okumadigimiz-kitaplarin-uzerimizdeki-etkisi,20664

    YanıtlaSil
  4. Kahve kıskandım seni, ne çok yol aldın. Ben hedeflerimi bile unuttum. Roman vardı da, başka neydi. Ben beceremedim galiba bu işi. :( Şimdi 5 hafta için de pek istekli değilim. Ama senin hedeflerini ve aldığın yolu görünce de canım istiyor. Arada kaldım.

    YanıtlaSil